Suat Kaymak

Hakkında

Suat Kaymak, lisans eğitimini 2010 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih bölümünde tamamladı. 2014 yılında Marmara Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Ortaçağ Tarihi Bilim Dalı’nda hazırladığı Abbasi Halifesi el-Kaim Biemrillah ve Dönemi isimli teziyle Yüksek Lisansı eğitimini tamamladı. 2016 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Ortaçağ Tarihi Bilim Dalı’nda doktora eğitimine başladı. 2018 yılından beri Selçuklular Döneminde Bağdâd’da Mezhep Mücadeleleri (1055-1152) isimli doktora tez çalışmasına devam etmektedir. Türkiye Selçukluları ve Erken Beylikler Epigrafisine Giriş (1065-1350): Bir Bibliyografya Denemesi (Arkeoloji ve Sanat Yayınları, İstanbul 2013) isimli bir kitabıyla muhtelif kitap bölümleri ve dergilerde yayımlanmış makale ve kitap tanıtımları bulunmaktadır. Ağırlıklı olarak Selçuklu tarihi merkezli Ortaçağ İslâm tarihi üzerine araştırmalarına devam etmektedir.

Katkıda bulunduğu maddeler

Ahmed-i‌ ‌Dâ‘î‌ ‌
Türk Edebiyatı’nın Eski Anadolu Türkçesi sahasındaki en önemli müelliflerinden biri olan Ahmed-i Dâ‘î, genel kabule göre Germiyanlı’dır. Bununla birlikte doğum yeri ve tarihi ile ilgili verilen bilgiler birbirleriyle uyuşmamaktadır...
Şeyhî
Klasik Türk edebiyatının kurucularından sayılan Şeyhî, XIV. yüzyılın sonu ile XV. yüzyılın başında yaşamıştır. Dönemin önceli divan şairi ve hekimlerinden biri olan Şeyhî, Germiyanoğulları Beyliği’nin merkezi Kütahya’da dünyaya gelmiştir...
Kâşgarlı Mahmûd
XI. yüzyıl Türk dünyasının en önemli eserlerinden biri olan ve Türk lehçelerinin ilk sözlüğü kabul edilen Dîvânu lugâti’t-Türk, bir sözlük olmasından öte Türkler’in hayatını her yönünle ele alan çok önemli bir eserdir...
Halep
Suriye’nin kuzeyinde yer alan Halep, tarih boyunca önemli ana yolların kavşak noktası yer almasından dolayı büyük bir ehemmiyet sahipti. Özellikle Anadolu, Mezopotamya, Akdeniz ve İran’a giden yolların kavşak noktasında kurulmuştur. Şehir bugün Şam’dan sonra Suriye’nin ikinci büyük şehridir.
Şirvân
Şirvân, Azerbaycan’da tarihî bir bölge olup günümüzde mevcut olmayan bir şehirdir. Şehrin ismi Cambisena, Şervân veya Şâberân/Şâburân olarak kaynaklarda geçmektedir. Cambisena ismine dayanan Strabon, buraya “Susuz il” ismini vermektedir. Zira Şirvân’ın batı tarafının susuz, dağlık ve kayalıktır. Şirvân isminin kökenin Sâsânî hükümdarı I. Hüsrev Enûşirvân’dan geldiği iddia edilmektedir...
Beled
Beled, Musul’un yukarısında, ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu bilinmeyen kadim bir şehirdir. İbn Havkal, Beled’in X. yüzyılda önemli bir kasaba olduğunu belirtmektedir. Beled, bugün Yukarı Mezopotamya olarak bilinen Dicle ve Fırat nehirleri arasında kalan ve Ortaçağ’da el-Cezîre olarak anılan bölgenin Diyâr-ı Rebî‘a kısmında Musul’dan Nusaybin’e giden anayol üzerinde bulunur...
Divriği
Divriği, Sivas’a bağlı bir ilçedir. Divriği adı, tarihi kaynaklarda Aphrike, Tephrike (Tefrike), Abrîk/Ebrîk, Difrîgî ve Divrîk gibi çok farklı şekillerde geçmektedir. XV. yüzyıldan itibaren de bugünkü ismine yakın şekli olan Dîvrîgî olarak yazılmış ve XVII. yüzyılından itibaren de bu şekilde kullanılagelmiştir...
Diyarbakır (Âmid)
Dicle havzasının yukarısında şehir, tarih boyunca Amed, Amid, Augusta, Diyarbekir gibi farklı isimler ile anılmıştır. Kelime anlamı tam olarak bilinmeyen “Amidi veya Amedi” ismi en eski isimlerinden biridir. IV. yüzyılda Amida ismi kullanılırken, bir dönem Augusta ismli verilmişse de bu isimli tutulmamış ve kısa süre sonra unutulmuştur. 1937\'de şehre Diyarbakır ismi verilmiştir...
Erzurum
Erzurum, Türkiye’nin Doğu Anadolu’da bölgesinde aynı ismi taşıyan ovanın güneydoğusunda bulunmaktadır. Oldukça dağlık ve yüksek bir bölgede bulunan şehrin denizden yüksekliği yaklaşık 1850 metredir. Şehir için en eski dönemlerde bugüne kadar kullanılan isimler arasında Theodosiopolis, Karin veya Karnoi/Kalak, Karintis, Kâlîkalâ, Erzenü’r-Rûm (Erzen-i Rûm, Erz-i Rûm), Arz-ı Rûm isimleri bulunur...
Gazne
Bugün Afganistan sınırları içerisinde bulunan Gazne şehrinin asıl ismi “hazine” manasına gelen Genzek olmakla birlikte kaynaklarda Gazne, Gaznîn ve Gazneyn şeklinde geçmektedir. Hindistan’a giden tek yol üzerinde bulunmasından dolayı stratejik bakımından önemi büyüktür. Bu nedenle de tarih boyunca Hindistan’a yapılan seferlerde üs olarak kullanılmıştır...
Hârezm
Hârezm veya Hârizm (Hazrem), Eski ve Ortaçağlar’da Mâverâünnehir’in kuzeyinde Ceyhûn (Amuderya) ve Seyhûn (Siriderya) nehirlerinin Aral Gölü’ne döküldüğü bölgedir. Ayrıca XIII. yüzyıla kadar burada yaşayan İranî halka verilen isimdir. Hârezm, Farsça “hâr (huvâr)” ve “rizm/rezm” kelimelerinin birleşmesinden oluşan Hârezm/Hârizm isminin kökeni hakkında farklı görüşler vardır...
Harran
Günümüzde Şanlıurfa’nın bir ilçesi olan Harrân, Ortaçağ’ın önemli bir siyasî ve kültür merkezidir. Harrân adının kökeni Akkadca’da “yol, yola çıkma ve kervan” anlamına gelen “harranu” kelimesine dayanmaktadır. Carrhae, Harana, Hârân ve Arrân gibi farklı şekillerde de anılmıştır. Harrân bilim tarihinde önemli bir yeri olan eski merkezlerden biridir...
Hemedân
Hemedân Batı İran’da bir eyalet olup aynı zaman da bu eyaletin merkez şehridir. Hemedân ilk defa Asur çivi yazılı tabletlerinde rastlanılmaktadır. Burada Amadana şeklinde olan bu isim, Eski Farsça’da Hağmatana (Hangmatana), Elamca’da Agmadana, Heredotos’ta Agbatana, Batlamyus’ta Ekbatana, Ermeni kaynaklarında Ahmatan, Hemetan, Ahmedan ve Tevrat’ta ise Akmetada şeklinde geçmektedir...
Horasan
Horâsân, İran’ın kuzeydoğusunda yer alan bir bölgedir. Eski Farsça’da Hûr (güneş) ile âsân (gelen, doğan) kelimelerinden oluşan Horâsân ismi “güneşin doğduğu yer”, “güneş ülkesi” ve “doğu bölgesi” anlamlarına gelmektedir. İsmin, Sâsânîler döneminde ortaya çıktığı tahmin edilmektedir...
Îc
Îc, bugün Güneybatı İran’a tekabül eden Fârs bölgesinin en doğusunda bulunan Dâr Ebcird (Dârâbgird) eyaletinin kuzeyinde bulunmaktadır. Şehrin Şîrâz yakınlarında olduğu belirtilmektedir. Bu şehir, kaynaklarda Îg, Îk ve Evîg isimlerinin yanı sıra Dârkân (Zerkân) ve Dârâkân şeklinde anılmıştır...
İsfahân
İsfahân, İran’ın dördüncü büyük şehri olup ayrıca aynı ismi taşıyan eyaletin de merkezidir. Şehrin adı tarihî kaynaklarda Sibâhân, İsbahân ve Sepâhân şeklinde geçmektedir. Ayrıca Araplarca İsbehân ve İranlılar tarafından ise İspehân olarak telaffuz edilmektedir. İsfahân isminin “-atlı- askerler” manasına geldiği bilinmektedir...
Malatya
Malatya, Anadolu’nun doğusunda bulunan bir şehirdir. Şehrin adı, İslam öncesi dönemlerde Melita, Malazia, Malita, Maldia, Maldiya, Maldija, Milidia, Melidia, Meli-te-a, Milid, Meliddu, Melide ve Melitene şeklinde geçmektedir. Roma döneminde kullanılan Melitene ismi, İslâmî dönemde ise Malatiyye ve Malatya şekline dönüşmüştür. Hititçede şehrin ismi “bal” manasına geldiği belirtilmektedir...
Lâhîcân
Lâhîcân, İran’ın kuzeyinde Gîlân bölgesinde Hazar Denizi kıyısına çok yakın olan bir şehirdir. Şehir, Dâru’l-imâre, Dâru’l-emân ve Lâhîcânu’l-mübârek gibi isimlerle anılmıştır. “Lâh (ipek)+cân (gân) şeklinde oluşan Lâhîcân adı “ipek şehri” anlamına gelmektedir...
Maraş
Maraş, günümüzde bir kısmı Akdeniz ve bir kısmı da Doğu Anadolu Bölgesi’nde bulunan bir şehirdir. Maraş adı, Asur kaynaklarda geçen “Markasi” ismine dayanmaktadır. Markasi, Roma döneminde Germanicia yahut Kayseria Germanicia’ya dönüşmüştür. Şehir, Müslümanlar tarafından fethedilince de Mar‘aş ismiyle anılmaya başladı. Sonrasında kısa süreli Bizans hâkimiyetinde ise Marassion ismi kullanıldı.
Merv
Merv, Horasan’ın dört büyük şehrinden (diğerleri Nîşâbur, Belh ve Herât) biridir. Şehrin ne zaman ve kim tarafından kurulduğu bilinmemekle birlikte şehirdeki kalıntılardan Perslerin inşa ettiği anlaşılmaktadır. İslâm fetihleri öncesindeki durumu hakkında detaylı bilgiler bulunmayan Merv, bu dönemde Sâsânîler toprakları arasındaydı. Hz. Osman döneminde Müslümanlar tarafından ele geçirildi.
Nîşâbur
Günümüzde İrân sınırları içerisinde bulunan tarihî şehirlerdendir. Ortaçağ’da Horasan’ın dört büyük şehrinden (Nîşâbûr, Merv, Herât, Belh) biri olduğu kaydedilir. Şehrin adı, İslâm tarihinin ilk dönemlerinde “Bulutlu şehir” anlamına gelen Ebreşehr (Eberşehr) ve İranşehr olarak geçmektedir...