Ebü’l-Hasan Eş‘arî

(ö. 324/936)
Eş‘ariyye mezhebinin kurucusu
- A +

Hayatı

260/873-74 yılında Basra’da doğdu. Nesebi, sahâbî Ebû Mûsâ el-Eş‘arî’ye dayanır. Bu sebeple de  Eş‘arî nisbesiyle meşhurdur.

Küçük yaşta babasını kaybetti. Onun vasiyetiyle Yahyâ b. Zekeriyyâ es-Sâcî’den ders aldı. Annesinin Ebû Ali el-Cübbâî ile evlenmesinden sonra da onun himayesinde yetişti ve ondan Mu‘tezile kelâmı öğrendi.  Diğer yandan da Sünnî âlimlerden hadis ve fıkıh dersleri aldı. Bağdat’ta Ebû İshak el-Mervezî’nin cuma derslerine katıldı. Gençliğinde Mu‘tezilî görüşleri benimseyen ve bunları savunan eserler yazan Eş‘arî, daha sonra Mu‘tezile’den ayrılıp Ehl-i Sünnet’in görüşlerini ve Selef itikadını benimsediğini açıkladı. Onun Mu‘tezile’den ayrılışına dair farklı gerekçeler belirtilmektedir. Ancak bu ayrılışın teorik gerekçesi, Allah’ı zorunluluk altına sokan Mu‘tezile’nin ahlâk görüşünün üç kardeş probleminde çözümsüz kalması olarak gösterilir.

Eş‘arî hayatının son dönemini Bağdat’ta geçirdi. Hanbeli âlimlerle, bu mezhebi savunan kitaplar yazmak gibi çeşitli münasebetlerle bağ kurmak istediyse de beklediği ilgiyi göremedi. Bağdat’ta Sünnî inanç doğrultusunda eğitim faaliyetlerini yürüterek Ebü’l-Hasan el-Bâhilî, İbn Mücâhid et-Tâî, Muhammed b. Ali el-Kaffâl gibi pek çok öğrenci yetiştirdi. Hastalandığı Bağdat’ta 324/935-36 yılında vefat etti.

Öğretisi

Eş‘arî uzun bir süre Mu‘tezile mezhebine bağlı kaldıktan sonra Mu‘tezile’den ayrıldı ancak Ehl-i Sünnet inançlarını aklen savunmak için Mu‘tezile elinde gelişen kelâm yöntemini benimsedi. Allah’ın sübûtî sıfatlarının onun zatının aynı olmadığını ancak zattan bağımsız da düşünülemeyeceğini söyledi. Ancak teşbihî sıfatları belirli bir anlamda yorumladı. Allah’ın yaratmasının vesileci bir yorumunu desteklemek için daha önce Mu‘tezilî atomculuğu savundu.  Eş‘arî, İbn Küllâb ve Muhâsibî gibi isimlerin de etkisiyle Ehl-i Sünnet’in inançlarını Mu‘tezile’nin yöntemleriyle savunan ilk kimsedir ve İmam Mâtürîdî ile birlikte Ehl-i Sünnet mezhebinin inanç konusundaki en büyük iki imamından biridir.

Kelam

Eş‘arî el-Has ‘ale’l-bahs adlı eserinde ehl-i sünnet inançlarının aklen savunulması için çeşitli yöntemlerin ve bu çerçevede cevher, araz, hareket gibi kavramların kullanılması gerektiğini belirtir. Onun görüşlerini içeren bir derlemesi İbn Fûrek tarafından yapılmıştır. Eş‘arî Allah’ın kudreti, ihtiyarı ve yaratmasının vesileci bir yorumunu desteklemek için âlemdeki bütün cisimlerin bölünemeyecek kadar küçük parçalardan birleştiğini belirtir. Parçaların cisimler teşkil etme gücü olmadığından bunların birleşmesi, ilâhî irade ve kudretiyledir. Diğer yandan parçalar eş biçimli olduklarından farklı cisimlerin bir araya gelmesi onlara eklenen ve daima Allah tarafından yaratılan arazlar aracılığıyla oluşur. Bu da eş biçimli atomların farklı cisimler olarak ortaya çıkmalarının daima Allah Teâlâ’nın tahsisi ile gerçekleştiğini gösterir.

Eş‘arî varlık ve yokluk arasında bir vasıta kabul etmez. Bu nedenle sübut, vücut, zât gibi mevcuda işaret eden her ifade aynı anlamdadır. Bu görüşüyle Eş‘arî bir yandan kendi döneminde Mu‘tezile’nin vücut ve sübut arasında ayrım yapan anlayışını kabul etmediği gibi, onun görüşleri İbn Sînâ felsefesi sonrasında ortaya çıkan varlık mahiyet ayrımını destekleyen bir yoruma da izin vermez. Bu nedenle Eş‘arî’nin yorumundan varlık mahiyet ayrımı ortaya çıkmadığından her varlığın zatı varlığının aynıdır. Bu nedenle onun fikirlerinin yorumunda ne zorunlu varlıkta ne de mümkün varlıklarda varlık mahiyet ayrımı yapmadığı belirtilmiştir.

Allah’ın varlığı görülemediğinden ve zaruri bilgiler türünden olmadığından varlığının bilgisine nazar yoluyla ulaşılabilir. Örneğin nazar yoluyla insan mahlûkat arasında hiçbir hadisin varlığının kendiliğinden olmadığını bildiğinde onu irade ve kudretiyle bir yaratan fikrine ulaşır. Bu yaratıcının ilim, irade, kudret, hayat, kelâm, sem‘ ve basar sıfatları vardır, sıfatları ezelidir. Bir başka ifadeyle Allah zatıyla değil, ilmiyle âlimdir. Kur’ân’da geçen vech, yed gibi teşbihî sıfatlar, Allah’ın zatına uygun olarak tevil edilir ve mükemmelliği ihlal etmeyecek manalara sahiptirler. Allah’ın rızık verme, yaratma sıfatları ezeli değildir. Çünkü bu yaratılan âlemin ezeli olmasını gerektirir.

İnsanın özgürlüğü ve sorumluluğu konusunda Eş‘arî’nin yorumuna göre fiilinin yaratılmasında kulun bir dahli yoktur. İnsan fiilini Allah’ın irade ettiği ve yarattığı hâdis kudretle yapar, böyle bir kudretle de olsa fiili yaptığı için sorumlu olur. Temelde bu Eş‘arî’nin kesb teorisi olarak bilinir.

Öne Çıkan Eserleri

  • Risale ilâ Ehli’s-Segr: nşr. Muhammed Seyyid el-Celyend, Kahire 1987.
  • Makâlâtü’l-İslâmiyyîn: Wiesbaden 1382/1963; Kahire 1389/1970.
  • el-İbâne ‘an Usûli’d-Diyâne: Haydarâbâd, 1322; Kahire 1987.
  • el-Lüma‘ fi’r-Red ‘alâ Ehli’z-Zeyg ve’l-Bida‘: Beyrut 1408/1988.
  • el-Has ‘ale’l-Bahŝ (Risale fî İstihsâni’l-Havz fî İlmi’l-Kelâm): Richard McCarthy, The Theology of al-Ash‘arî, Beyrut 1953.
  • İrfan Abdülhamid, “Ebü’l-Hasan Eş‘arî”, DİA, c. 11 (1995), s. 444-447.
  • Emrullah Yüksel, Mâtürîdiler ve Eş’arîler Arasındaki Görüş Ayrılıkları, Düşün Yayıncılık, İstanbul 2012.
  • Mehmet Keskin, İmam Eş’ari ve Eş’arilik, Düşün Yayıncılık, İstanbul 2013.
  • Richard M. Frank, The As‘arite Ontology: I Primary Entities”, Arabic Sciences and Philosophy,  c. 9 (1999), s.163-231.
  • Richard M. Frank, Classical Islamic Theology: The Ash`arites: Texts and Studies on the Development and History of Kalam, ed. Dimitri Gutas, Ashgate Variorum, Hampshire 2008.
  • Richard M. Frank, Early Islamic Theology: the Mu`tazilites and al-Ash`ari: Texts and Studies on the Development and History of Kalam, ed. Dimitri Gutas, Ashgate Variorum, Surrey 2011.
  • W. Montgomery Watt, “al-Ash‘arî, Abu’l-Hasan”, EI² (İng.), c. 1, s. 694-695.

Atıf Bilgisi

Ebü’l-Hasan Eş‘arî. İslam Düşünce Atlası, https://islamdusunceatlasi.org/ebul-hasan-esari/69