Ahmet Hakkı Turabi

Hakkında

Ahmet Hakkı Turabi, 1992 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı yıl Türk Din Musikisi Anabilim Dalı’nda araştırma görevlisi olarak göreve başladı. Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Din Musikisi Bilim Dalı’nda hazırladığı “el-Kindi’nin Musiki Risaleleri” teziyle yüksek lisans (1996), “İbn Sina’nın Kitabü’ş-Şifası’nda Musiki” teziyle doktorasını (2002) tamamladı. “İbn Sina Müzik”, “Gevrekzade Hafız Hasan Efendi ve Musiki Risalesi”, “Niyazi İlahiler”, “Sivasi ilahiler”, “Erzurumi İlahiler”, Nigari İlahiler”, “Giriftzen Asım Bey”, “Mehmet Akif Ersoy Hayatı ve Bestelenmiş Eserleri”, “Türk Din Musikisi Ders Kitabı (ed.)” gibi kitap çalışmalarının yanı sıra kendi bestelerini de seslendirdiği “Turabi İlahiler” başta olmak üzere, müzikle tedavi konulu “Şifanağme 1-4” gibi pek çok albüm çalışması vardır. TDV İslam Ansiklopedisi’nde maddeleri bulunan yazarın el-Farabi’nin “Kitabü’l-Musika’l-Kebir”i üzerine çalışmaları devam etmektedir.

 

 

 

Katkıda bulunduğu maddeler

Tuveys
Ellerine kınalar yakan muhanneslerin (efemine) Medîne’deki ilk örneklerinden olan Tuveys, şarkı konusunda ilk defa ortaya koyduğu ve “rakîk” (ince, zarif, sanatlı) ve “mütkan” (sağlam, nitelikli, sanatlı) denilen romantik ve sanatlı şarkılara öncülük yapmıştır....
İbnü’l-Müneccim
İbnü’l-Müneccim, Arap-Acem ilimlerindeki kabiliyeti yanı sıra fıkıhçı, mu‘tezilî bir kelâmcı, rivâyetçi [ihbârî] idi. En önemli özelliği ise İslâm dünyasında metafizik tahsil eden ilk müzik nazariyatçısı olmasıdır...
İshak el-Mevsılî
Abbâsî döneminin en büyük mûsıkî bestekârı ve nazariyatçısı olan İshak el-Mevsılî, İslam fıkhı, kelam, lugat, şiir konularında da kendisini yetiştirmiş ve sarayda düzenlenen ilim meclislerine katılmıştır...
Yûnus el-Kâtib
Eserleri mûsıkî konusunda ciddi ilerlemelerin kaydedildiği Abbâsî Dönemi mûsıkîsinin hazırlanmasında çok etkili olmuştur. Yûnus el-Kâtib, bir muğannî olarak çok güzel ve temiz bir sese sahiptir.
İbn Sînâ
İslam felsefesi tarihinde eş-Şeyhu’r-reîs (büyük üstat) olarak bilinen ve Klasik Dönem felsefe geleneğini üslup, içerik ve kapsam olarak zirvesine ulaştıran İbn Sînâ, felsefe tarihinin kendisine gelen süreç dahilinde geçirdiği üçüncü dönüşüm evresinin zirvesinde bulunur...
Kindî
Kindî ilk İslâm ve Arap filozofudur. Mu‘tezile kelâmından felsefeye geçişi temsil etmektedir. Aristo’nun eserlerinin tanıtılması ve felsefî kavramların geliştirilmesinde önemli görevler üstlenmiştir.