- A +

Kırım, kuzeyinde Ukrayna, doğusunda Rusya, güneyinde ve batısında Karadeniz bulunan bir yarımadadır. Tarih boyunca özellikle Asya içlerinden gelen çeşitli kavimlerin uğrak yeri olan Kırım’ın en eski sakinlerinin Kimmerler, Taurlar ve göçebe İskitler olduğu ileri sürülür. MÖ I. ve MS IV. yüzyılları arasında sahil kolonileri Romanın idaresi altındayken, iç kısmında Sarmatlar bulunuyordu. 4. yüzyıldaki Got saldırıları ardından Kuzey Avrupa’dan Kırım’a inen Hunlardan sonra bu bölgeye çeşitli Türk kavimleri yerleşmeye başlar. Bunlardan en önemlileri de Bulgarlardır.

VI. yüzyıla doğru Kırım'ın iç bölgeleri Hazar Türkleri'nin idaresi altına girmeye başlamıştır. Hazarlar'ın yıkılışından sonra XI. yüzyılda Kırım'da Hazaria denilen küçük, bağımsız bir devlet ayakta kaldı. Bu devletin adından dolayı bu bölge için Arap coğrafyacıları ve Selçuklu dönemi kaynaklarında Hazar tabiri kullanılmıştır. Hazarlar'ın yıkılışının ardından 11. yüzyılda Peçenekler Kırım'a yerleşmişlerdir. XIII. yüzyılda Kırım'da Altın Orda devri başladı. Bütün Kırım yarımadasının Altın Orda topraklarına dahil edildiği bu dönemde, muhtemelen Kırım halkı İslam ile müşerref oldu. Nitekim bu sıralar şehre ticaret için gelen Memlüklerin cami inşa ettirdiğini bilinmektedir.

XIV. yüzyılda Kırımın sahil şeridinde Cenevizliler görülmeye başladı. Altın Orda Hükümdarının Timurla mücadelesi sonrası parçalan devlette, iç çekişmeler Kırım’a da yansıdı, bu karışıklıklar Kırım Hanlığının kurulmasına zemin hazırladı. XV. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlıların Kırım Hanlığı’nı kendi himayelerine almalarıyla yeni bir dönem başlamış oldu. Osmanlı hakimiyeti sırasında Kırım'da eskisi gibi transit ticaret devam etmiş ve güçlendirilmiş, aynı zamanda hayvancılığın yanında zirai faaliyetlere önem verilmiş, tarıma uygun sahalar tespit edilip üretim gerçekleştirilmiştir. Kuzeyden Kırım’a yönelik olan Rus ve Kazak tehdidi sebebiyle XVII-XVIII. yüzyılda Kırım Hanlığı ve Osmanlıların ilişkisi daha da güçlenmiş olsa da XVIII. yüzyılın ortasından sonra Kırım tamamen Ruslar'ın kontrolü altına girmiştir. Çarlık Rusyası'nın yıkılmasından sonra Sovyetler Birliği'nin bir parçası olan Kırım'ın adı Kırım Özerk Sovyet Cumhuriyeti olmuştur.  Yarımadanın asli unsurunu oluşturan Müslüman Kırım Tatarları, II. Dünya Savaşı'nın ardından ülkelerinden sürülmüş ve buraya gayri Müslim Rus, Ukraynalı nüfus yerleştirilerek yarımadanın demografik görünümü zorla değiştirilmiştir.

1991'de Sovyetler'in dağılması üzerine Kırım Ukrayna'ya bağlı özerk bir cumhuriyet haline gelmiş, Kırım Tatarları da ülkelerine dönmeye başlamıştır. Ancak ilerleyen zamanlarda bu durum böyle devam etmemiştir. Rusya toparlandıktan sonra, Kırımda bulunan Ukraynalı ve Kırımlı Tatar nüfustan daha kalabalık Rus nüfusunu kullanarak 2014 yılında Kırım’ı kendi topraklarına dâhil etmiştir. Bu durum ABD ve Avrupa’da bazı devletlerce tanınmasa da şuan Kırım meşru olmayan bir şekilde Rusya’ya bağlıdır.

Tarihi eserler bakımından zengin olan Kırım'da İslam mimarisini yansıtan önemli yapılar vardır. Bugüne ulaşan bazı eseler şunlardır: Zincirli Medrese, Kırım Hanlığı 'nın kurucusu sayılan Hacı Giray'ın türbesi, Mimar Sinan’ın Kırımda yaptırdığı Cuma Han Camii, Özbek Han Camii ve Han Saray.

Kırım’da yaşamış veya bir dönem bulunmuş önemli şahsiyetler ise şunlardır: Fıkıh âlimi Mecelle Cemiyeti üyesi Abdüssettâr Efendi; fikir adamı, eğitimci ve yayıncı Gaspıralı İsmail Bey; mûsikişinas Kırımlı Hacı Hâfız Efendi; aslen kırımlı Vâiz, reîsülkurrâ Gönenli Mehmed Efendi; Sa‘diyye tarikatının postnişini Şeyh Süleyman Sıdkı Efendi; kimyacı Aziz İdris Bey; Mecelle Heyeti üyesi Abdüssettâr Efendi; Galata ve Mısır kadısı Kırımlı Abdullah Efendizâde Yahyâ Efendi; siyasetçi Câfer Seydahmet Kırımer; el-Külliyyât adlı eseriyle tanınan, Kırım doğumlu  Osmanlı âlimi Ebü’l-Bekā El-Kefevî.

  • DİA, “Kırım”, DİA, c. 25, İstanbul 2002, s. 447-50.
  • Evliya Çelebi, Seyahatname, haz. Seyit Ali Kahraman, YKY, Ankara 2012, c. IV, s. 560-701.

 

Atıf Bilgisi

Kırım. İslam Düşünce Atlası, https://islamdusunceatlasi.org/mekanlar/kirim/272