- A +

Delhi adlandırması hakkında pek çok efsane vardır.  Bunlardan birisi M.Ö. I. yüzyılda Dhillu veya Dilu adındaki bir kralın Kutub Minar bölgesinde bir şehir kurduğu ve şehrin adına da kendi ismini verdiğidir. Bir başka efsaneye göre şehrin adı Hintçe bir kelime olan Dhili’ye dayanmaktadır. Bazı tarihçelere göre ise şehrin adı hintçe Dehleez kelimesinden türetilmiş ve Hindistan’daki Ganj ovasına geçiş anlamında sembolik bir isim olarak kullanılmıştır.

Kurulduğu dönemden sınırları oldukça farklı olan günümüzdeki Delhi, çeşitli dönemlerde kurulan Lâlkot (1192), Sîrî (1303), Tuğlukâbâd (1320), Cihanpenâh (1340), Fîrûzâbâd (1354), Pûrânâ Kıl'a (1542) ve Şahcihanâbâd (1638) şehirlerinin büyüyüp gelişmesi sonucu birleşmelerinden oluşmuştur. Bu şehirler, belirli Müslüman hanedanlar tarafından kurulmuş ve günümüz Delhi’sinde başlıca semtlerin adı olarak süregelmiştir.

Delhi tarih boyunca pek çok hanedanlığa başşehirlik yapmıştır. Müslümanlardan önce Çavhan hanedanlığına ait olan şehrin çevresine Rajası Prithviraj döneminde şehri akınlardan korumak için tüm şehri içerisine alan bir sur inşa ettirmiştir. Fakat bu surlar, Afganistan bölgesinden gelen Kutbüddin Aybeg ve ordusunun şehri almasına mani olamamıştır. Kutbüddin Aybeg, şehri alarak Delhi Sultanlığını kurmuş ve şehirde pek çok imar çalışması yapmıştır. Bunlardan en önemli ikisi, XII. yüzyılın sonlarına doğru inşa edilen Kuvvetü'I-İslâm Mescidi ile XIII. yüzyılda dünyanın en yüksek minaresi olarak bilinen Kutub Minâr’dır. İltutmış ve Alâeddin Halacî tarafından bu yapılara yenileri eklenerek Müslüman Delhi şehri ortaya çıkmıştır. Alâeddin Halacî döneminde şehri Moğol akınlarından korumak için kale duvarları genişletilerek daha güçlü hale getirilmiştir.

Şehir yönetimine, mimaride oldukça yüksek bir seviyede oldukları bilinen Tuğlukluların geçmesiyle şehirdeki imar çalışmaları devam etmiş fakat XIV. yüzyıl başlarında Timur ve ordusu Hindistan’a girerek bölgedeki şehirleri yıkmıştır. Sonraki dönemlerde Seyyidler ve Lüdiler yıkılan bu şehirlerin yerine yenilerini inşa ettirmişlerdir.  Lûdîler dönemin başşehirlik Delhi’den Agra’ya geçmiştir ve bunun sonucu olarak Delhi başşehir olma özelliğini kaybetmiştir.

Delhi, zaman içerisinde yaşanan iktidar değişimleri sonucu eski önemini kaybetmiş, XVI. yüzyılın başlarında Babür İmparatorluğu döneminde başşehirlik unvanını geri kazanmışsa da sonraki dönemlerde bu unvanı sürdürememiş ve merkez olarak seçilen Agra’nın gölgesinde kalmıştır. Delhi’nin eski önemini kazanmasında Şah Cihan’ın önemli bir rolü olmuştur. Uzun yıllar Agra’da ikamet eden Şah Cihan daha sonra Delhi’ye yerleşerek imar çalışmalarına başlamıştır. Tarih boyunca Babür imparatorluğu iktidarının bir sembolü olarak bilinen kırmızı kaleyi inşa ettirmiş ve eski önemini kaybeden Delhi şehrine yeni bir yerleşme merkezi olarak Şahcihanabad’ı kurmuş ve bu şehrin çevresine duvarlar inşa ettirmiştir. Aynı zamanda Şah Cihan, 1639 yılında ünlü Delhi Cuma Camii’ni inşa ettirmiştir. XIX. yüzyıla kadar Delhi Müslümanlara ev sahipliği yapmış fakat 1858 yılında İngilizler şehri almıştır. Bu dönemde İngilizlerin idare merkezlerini Kalküta’dan Delhi’ye taşımaları sonucu şehir Yeni Delhi adını almış ve Şahcihanâbâd bölgesine Eski Delhi denilmiştir. 1947 yılında ise Yeni Delhi, Bağımsız Hindistan Devleti'nin başşehri olmuştur.

Delhi, XV. yüzyılda önemli kültür merkezleri olan şehirlerden biridir. Özellikle Delhi Sultanlığı döneminde Orta Asya’daki Moğollardan kaçan sûfîlere, şairlere, âlimlere, müzisyenlere ve şarkıcılara ev sahipliği yapmıştır. Şan Cihan döneminde kırmızı kale ve çevresi Hindistan’ın kültür ve sanat faaliyetlerinin gerçekleştirildiği bir yer halini almıştır. Fîrûzî medreselerinin kurulmasıyla birlikte bir ilim merkezine dönüşerek İslami eğitim merkezi olarak tüm Asya kıtasında ön plana çıkmıştır. Alâeddin Halacî devrinde şehirde, yüksek seviyede ilim sahibi pek çok âlim yaşamaktadır. Nakşibendî,  Çiştî, Sühreverdî, Kâdirî ve Fîrdevsî tarikatlarına mensup mutasavvıflar, tarikat merkezlerini buraya kurmuş ve buraya defnedilmişlerdir.  Şah Veliyyullah ed-Dihlevî, Şeyh Kutbüddin Bahtiyâr Kâkî, Şah KeIîmullah, Şeyh Nizâmeddin Evliyâ, Şah Fahreddin, Şeyh Nasîrüddin Çirâğ, Mirza Mazhar Cân-ı Cânan, Şah Gulâm Ali, Mîr Muhammed Takı, Gâlib Mirza Esedullah, Mü’min, Dâğ Nevvâb Mirza Han, Mîr Hüsrev, Abdülkâdir Bîdil gibi şair, edip, mutasavvıf, önemli isimlerin kabirleri şehirde bulunmaktadır.

Eski Delhi'nin büyük bir kısmı hâlâ Şah Cihan surlarının içerisinde yer almakta olup Keşmir Kapısı, Delhi Kapısı, Türkman Kapısı ve Ajmeri Kapısı günümüze kadar gelmiştir. Kızıl Kale, Salimgarh Kalesi, Eski Kale, Kutub Minaresi, Jama Camii, Fatehpuri Mescidi ve Shri Digambar Jain Lal Mandir tapınağı gibi geçmişten günümüze gelen pek çok ve özellikle Babür mimarisi eseri bulunmaktadır. Ayrıca şehirde birçok türbe bulunmakta ve bunlardan XVI. yüzyılda inşa edilen Humayun’un mezarı UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer almaktadır.

  • M. Aziz Aḥmad, Political History & Institutions of the Early Turkish Empire of Delhi, (1206-1290 A.D.), Oriental Books Reprint Corp, 1949.
  • J. Burton-Page, “Dihlî”, EI2, Brill, 2012.
  • C. J. Campbell, Notes on the History and Topography of the Ancient Cities of Delhi, South Asia Archive, http://www.southasiaarchive.com/Content/sarf.120250/221499/002 (Erişim Tarihi: 25 Şubat 2020).
  • H. H. Cole, The Architecture of Ancient Delhi, 1872.
  • M. Dayal, Rediscovering Delhi: Story of Shahjahanabad, S Chand & Co., 1994.
  • C. Edmund Bosworth, Historic Cities of the Islamic World, Brill, Leiden 2007.
  • H. C. Fanshawe, Delhi Past and Present, y.y. 1902.
  • P. Hardy, “Dihlî Sultanate”, EI2, Brill, 2012.
  • G. Hearn, The Seven Cities of Delhi, 1928.
  • H. S. Hussein-zadeh, “Delhi”, EI2, 2018.
  • H. S. Hussein-zadeh, I. Miller, “Delhi Sultanate”, EI2, 2018.
  • P. Jackson, The Delhi Sultanate a Political and Military History, Cambridge University Press, Cambridge 2003.
  • K. A. Nizami, “Delhi”, DİA, c. 9 (1994), s. 126-128.
  • U. Singh, Delhi: Ancient History, Berghahn Books, 2006.
  • V. A. Smith, The Oxford History of India, From the Earliest Times to the End of 1911, Oxford 1919.
  • Yusuf Hikmet Bayur, Hindistan Tarihi, Ankara 1946.

Atıf Bilgisi

Delhi. İslam Düşünce Atlası, https://islamdusunceatlasi.org/mekanlar/delhi/85