- A +

Kütüphane, kitapları okuyucusuna sunmak ve muhafaza etmek için bir arada bulunduran mekânlardır. Kütüphanelerin İslâm dünyasındaki varlığı, Emevîler dönemine kadar geriye götürülmektedir. Emevîler döneminde her ne kadar camilere, halifelere ve âlimlere ait kütüphanelerden söz edilse de bunlar kütüphaneden ziyade birer şahsî kütüphane veya kitaplık olarak düşünülmelidir. İslâm tarihinde ilk müstakil kütüphanenin, tercüme faaliyetlerinin ve bilimsel araştırmaların da yapıldığı Beytü’l-Hikme’deki Hizânetü’l-Kütüb (Hizânetü’l-Hikme) adlı bölümün olduğu kabul edilir.

İslâm dünyasında telif, derleme ve tercüme yoluyla yoğun biçimde kitap yazılmaya başlanması, papirüs ve parşömen dışında kâğıdın yazı malzemesi olarak kullanılmaya başlanmasıyla alakalıdır. Hârûnürreşîd tarafından 794’te Bağdat'ta bir kâğıt fabrikası kurdurulması ve onu izleyen diğer kâğıt imalathaneleri sayesinde telif faaliyetleri hız ve yoğunluk kazanmıştır. Buna bağlı olarak İslâm dünyasında III/IX. asırda farklı büyüklükte çok sayıda kütüphane ortaya çıkmıştır. Sarayda halifelerin kütüphaneleri dışında devlet adamları ve âlimler de özel kütüphaneler oluşturmuşlardır. Ayrıca bazı camiler, manastırlar (deyârât) ve hastanelerde de kütüphaneler bulunmaktaydı. Bunların dışında varrâk denilen kitapçı dükkânları; sağladıkları kitapları inceleme, ödünç alma, sipariş etme ve istinsah ettirme gibi imkânlardan ötürü birer kütüphane işlevi görüyordu.

IV/X. yüzyıla gelindiğinde özellikle devlet adamlarının kütüphaneleri vakıf statüsünde halka açık hale getirilmiştir. Büveyhîler döneminde yaygın biçimde görülen “Dârü’l-İlm”ler her sınıftan insanın kitaba ulaşabildiği ve araştırma yapabildiği mekânlardı. Bağdat ve çevresinde oluşan zengin kütüphaneler diğer İslâm coğrafyalarını da etkilemiş; öyle ki sultanlar ve devlet adamları kitap konusunda birbirleriyle yarışır hale gelmiştir. Endülüs Emevî halifesi II. Hakem’in (salt. 961-976) Kurtuba’da kurduğu kütüphanede 400.000 kitabın bulunduğu, Fâtımî halifesinin Azîz-Billâh’ın (salt. 976-996) ise Kahire’deki sarayının kırk odasının kitaplarla dolu olduğu rivayet edilir.

İslâm dünyasında kaynakların bahsettiği kütüphaneler ve bazıları müellif bazıları da kitap isimlerine göre sıralanmış kitâbiyât literatürü, zengin bir kitap kültürünün varlığına işaret etmektedir. Yazma eserlerdeki birtakım kayıtlar dönemin ilmî, sosyal ve kültürel hayatına ışık tutmaktadır. İslâm dünyasında kitaplar, istinsah yoluyla çoğaltılıp çok uzak bölgelere kadar ulaşabildiğinden günümüzde bir kitabın nüshalarını birbirinden farklı coğrafyalarda bulmak mümkündür. Ne var ki, Doğu ve Batı İslâm dünyasında iktidar mücadeleleri, iç karışıklıklar ve savaşlar nedeniyle kütüphaneler zarar görmüş ve çok sayıda önemli eser kaybolmuştur.

Osmanlı döneminde, hâkim olunan coğrafyadaki çok sayıda yazma satın alınmak veya istinsah ettirilmek suretiyle İstanbul’a getirilmiştir. Bu bakımdan Süleymaniye Kütüphanesi başta olmak üzere İstanbul’daki diğer kütüphaneler pek değerli yazmalara ev sahipliği yapmaktadır. Öte yandan Napolyon’un Mısır seferinden sonra yazmaların Avrupa’ya başlayan göçü nedeniyle, bugün çok sayıda kıymetli eser Avrupa kütüphanelerinde bulunmaktadır. Günümüzde yazmalarıyla ünlü kütüphanelerden ilk akla gelenleri İstanbul’da Süleymaniye Kütüphanesi, Kahire’de Dârü’l-Kütübi’l-Mısriyye, Şam’da Dârü’l-Kütübi’z-Zâhiriyye, Tahran Milli Kütüphanesi ve Tunus Milli Kütüphanesi’dir.

Kütüphaneler, varlıklarını devlet himayesi ve gözetiminin yanı sıra vakıf statüsünde sürdürmüştür. Bağımsız bir yapı arz eden kütüphanelere rastlandığı gibi külliyelerin ve medreselerin birer parçası olanları da vardır. Kütüphane görevlileri arasında en yetkili kişi olarak sâhib, hâzin, hâfız ve müşrif gibi isimlerle anılan müdür konumunda kimseler bulunurdu. Bazı dönemlerde ve belli kütüphanelerde mütercimler de istihdam edilirdi. Diğer görevliler arasında mücellitler, kitapları raflarda bulmak ve tekrar yerine koymakla görevli münaviller ve temizlik işlerinden sorumlu ferrâşlar yer alırdı.


  • İsmail E. Erünsal, “Kütüphane”, DİA, c. 27 (2003), s. 11-32.
  • Johannes Pedersen, İslâm Dünyasında Kitabın Tarihi, çev. M. Macit Karagözoğlu, Klasik Yayınları, İstanbul 2012.
  • Yahya Vehîb el-Cubûrî, Beytü’l-Hikme ve Dûru’l-‘İlm fi’l-Hadâreti’l-İslâmiyye,  Dâru’l-Ğarbi’l-İslâmî, Beyrut 2006.
  • Özer Soysal, Türk Kütüphaneciliği, Kültür Bakanlığı Kütüphaneler Genel Müdürlüğü, Ankara 1998-1999.
  • İsmail E. Erünsal, Orta Çağ İslam Dünyasında Kitap ve Kütüphane, Timaş Yayınları, İstanbul 2017.
  • İsmail E. Erünsal, Osmanlılarda Kütüphaneler ve Kütüphanecilik, Timaş Yayınları, İstanbul 2015.

Atıf Bilgisi

Kütüphane. İslam Düşünce Atlası, https://islamdusunceatlasi.org/kutuphane/3635