Ebû Abdullah el-Basrî

(ö. 369/980)
Mu’tezile kelamcısı ve Hanefî fakih
- A +

Hayatı

Ebû Abdullah'ın yaşadığı dönem, Abbasi hilafetinin, İran ve Irak da dahil olmak üzere pek çok bölgede hakimiyetini kaybettiği döneme denk düşmektedir. Doğum tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte h. 289-293 yılları arasında Basra’da doğduğu tahmin edilmektedir. Karmatîler'in şerrinden kurtulmak için genç yaşta Basra'dan ayrıldı ve o dönemde Askerimükrem'de bulunan ve Mu'tezile'nin Basra ekolünün temsilcileri sayılan Ebû Haşim el-Cübbâî ile öğrencisi Ebû Ali İbn Hallâd el-Basrî'den dersler aldı. Ömrünün büyük bir kısmını Bağdat'ta geçirdi. Uzun müddet meşhur Hanefi fakihi Ebu'l-Hasan el Kerhî'nin derslerine devam ederek Hanefî fıkhını öğrendi. Hilafet, Büveyhîler olarak bilinen Şii bir ailenin kontrolü altına girmiş bulunmaktaydı. Bu dönemde Şii ve Mutezili pek çok kelamcı, Büveyhi yöneticiler tarafından desteklenmekte ve itibar görmekteydi. Ebû Abdullah el-Basri de pek çok Şii kelamcı entelektüel yakınlık içerisine girmişti. Zühd ve ibadet yanında öğretim faaliyetlerine ağırlık veren Ebû Abdullah bir çok talebe yetiştirmiş, h.369 yılında Bağdat'ta vefat etmiştir.

 

Öğretisi

Ebû Abdullah el- Basrî'nin eserleri günümüze ulaşmadığı için fikirlerine öğrencisi Kadı Abdülcebbar el-Hemedânî'nin eserlerinde hocasından yaptığı alıntılar vasıtasıyla ulaşmaktayız. Bir Mu'tezile kelamcısı olmakla birlikte Ebû Ali ei-Cübbâî'yi tenkit etmiş, hocası Ebû Hâşim'le de fikir ayrılıkları olmuştur. Kitâbü't-Tafzil'inde daha çok Zeydi-Şii temayülleri müdafaa eden tartışmalara yer vermiş, Şii rivayetlere dayanarak onların doğruluğunu ispat için çaba göstermiştir. Kelam konusunda bazı şahsî görüşleri bulunmakla birlikte çoğunlukla Basra Mu'tezile ekolünü takip eden Ebû Abdullah zulmün kötülüğüne ve Allah'ın zati sıfatlarına dair haberlerde neshin asla caiz olmayacağını kabul etmekle birlikte, hüküm ihtiva eden yahut etmeyen gelecek ve geçmişe ait haberlerin ifadelerinde, nesih terimini kullanmamakla birlikte benzer nitelikli bir değişikliğin olabileceğini ileri sürmüştür.

 

Öne Çıkan Eserleri

  • Nakzu kelâmi'r-Râvendi. (Günümüze ulaşmamıştır.)
  • el-Kelâm fi enne'llahe teâlâ lem yezel mevcûden velâ şey' e sivâhu ilâ en haleka'l-halk. (Günümüze ulaşmamıştır.)
  • Nakzü'l-Mûcize. (Günümüze ulaşmamıştır.)
  • Şerafeddin Gölcük. "Ebû Abdullah el-Basrî". DİA. İstanbul: TDV Yayınları, 1994.